Truva (İlyada) Destan/Film Tanıtımı ve Yorumu I BCP

Merhaba,

BCP Eylül ayı temaları spor, sonbahar, Paris, politik film ya da kitap, ölmeden önce okunması, izlenmesi gereken kitaplar, filmlerdi. Ben de geçen Hektor üzerine gördüğüm bir insta postu dolayısıyla şu filmi artık izleyeyim diyordum. Menüde Paris'i görünce de "hangi Paris olduğu belirtilmemiş, açığı kullanabilirim." deyip şu hergeleyi kullandım ama zaten bu film, Truva Savaşı ülkemizde geçtiği için herkesin okuyup öğrenmesi gereken bir şeyi konu alıyor yani okumasak da en azından izleyip bir fikir sahibi olmak gerekiyor. Yani evet, aynı zamanda ölmeden önce izlenmesi gereken de bir film. 

Değineceğim için destanı da ekledim başlığa ama ayrıntılı bir karşılaştırmaya gitmeyeceğim çünkü iki sene evvel okuduğum için detayları net hatırlamıyorum ama Tanrıların rolü filmde yeterince aktarılmamış. Örneğin caanımız ciğerimiz Hektor'umuzu "yenen" diyelim de az buçuk spoiler olmasın tek başına yarı tanrı Aşil değil aslında Yunanların safını tutan hain tanrıça Athena. Kendisini Odysseus'a yardımları dolayısıyla hafiften sevsem de Hektor'a yaptığı bu büyük itlikten dolayı kınıyorum ve nefret de, evet, ediyorum. Saydırcam da yok, bloğun ahlakını bozmayalım :D 

Bu arada benim bu bütün mitolojide en sevdiklerim Odysseus ve Hector. Herkül hmm bilemiyorum belki. Bütün tanrılarının da olmayan canları cehenneme :D  Çok sinirli bir giriş oldu :D 

Bu vesileyle sevdiğim bir Hektor ve ailesi fanartını ekliyorum görsel olarak ve Filmi izleyip geliyorum bi dk. Yok, 3 saat 15 dk imiş. Hak eder. 

Hiççç bilmeyenler için özet. Truvalılar barış yapmaya Spartalılara misafirliğe gidiyor. Truva prensi **** Paris bunların kraliçesi Helen'i kaçırıyor. Bu yüzden Yunan birlikleri Truva'ya saldırıyor ve savaş 10 yıl sürüyor. Bu kadar. Filmde gerek cinsel gerekse şiddet içerikli +18 sahneler çok, dikkat edin ona göre izlerken.

(Reiz doğru dua ettin de yanlış tanrıya be ☠)

(verecek be Hektor, puuu)

(Haklısın. Ody kank niye ikna ediyon ki şimdi ya :D)

(Odisseus, hayalimdekinden çirkin ama iş görür. Ve dediğine bakmayın, güçlü de)

Film çok güzeldi. Bir de sıcağı sıcağına yazdığım için daha bi etkisindeyim. Hektor başından sonuna çok iyiydi, korumak için savaşıyordu. Aşil şan şöhret için. Odisseus savaş bitse de evime dönsem şeklinde savaşıyordu. Neyse. 

Favori karakterim ve muhtemelen herkesin No 1: Hektor. Bende No 2 Odisseus. Reiz sonda gelmiş diyo ben bu kahramanların zamanında yaşadım desinler. Bi dur bakem senin destan başlıyo hemen pes etme :D Neyse işte yan rolken bile çok iyiydi. Zaten savaşa yön verecek bütün stratejik kararları o verdi. Bizim Çanakkale'deki ata kadar. Truvalılarda da ateş topları, o ilkel bombalar çok iyiydi, baya zekice. 

Filmdeki vahşeti izlemek hele ki gerçekten yaşanırken ve daha modern ve daha güçlü silahlarla daha bir kırıcıydı. Truva'yı yakarken hiçbir cana merhamet etmediler. "Kimse masum değil." diyor öldürürken, çok tanıdık geldi, maalesef... Tanrılar falan filan dedim de iş gene insanın vahşetinde bitiyor. Lanet olsun, puuu.

Filmde yok, o yüzden bütün bu hikayeyi başlatan kaprisli tanrı olaylarını vereyim: Tanrıçalar kendi aralarında en güzel kim kavgasına giriyorlar Athena Afrodit falan. Gidip bir şekilde Paris'e soruyorlar ama kendilerini seçsin diye ona vaatlerde de bulunuyorlar güç, güzel kadın falan. Paris hıyarı dünyanın en güzel kadınını seçiyor: Helen. Ama hain tanrıça da, ne diye milletin nikahlı karısını teklif ediyorsun elin adamına, kalleş karı. Neyse, eh tabi, tanrıça tarafından vadedilmiş bir kadın olarak Paris Helen'i kaçırıyor sonra. Ulen Afrodit. Heh işte Athena'nın bunlara düşmanlığı da burdan. Neden herkesin Spartalılara yardım etmek zorunda olduğu da Odysseus'un sevdiği kadınla evlenmek için kıvrak zekasını kullanıp bir plan kurmasından kaynaklı ama garibim ne bilsin sonra Paris gelip Helen'i kaçırcak, puuu.

Uzadı, pardon hehe. Baya dolmuşum tanrılara ve Paris'e sjkdfhdkfjfhgf. 

Sona karışık replikler ekliyorum. Byeee.