Tanzimat Fermanı (1839) ve Islahat Fermanı (1856) Karşılaştırması
SEVDA ÖZBAY
Osmanlı İmparatorluğu’nun son
dönemlerinde, Batı’da ortaya çıkan yeni düzende var olabilmek için yenilikçi
hareketler görülmüştür. Kabaca III. Selim Döneminde başlayan bu yeniliklerin
bir ferman olarak kalıcı hale geldiği ilk durum Tanzimat Ferman’ıdır. Bu
doğrultuda daha sonra Islahat Fermanı da ilan edilmiştir. Sultan Abdülmecid
döneminde, 17 sene arayla ilan edilen bu iki fermandan ilki, Mısır Sorunu
sonrasında Koca Mustafa Reşit Paşa tarafından; ikincisi, Kırım Savaşı sonrası Ali
Paşa tarafından ilan edilmiştir. Tanzimat Fermanı, 3 Kasım 1839'da ilan
edildiğinde Sultan Abdülmecid tahta henüz oturmuştu. Bu nedenle fermanın
düzenlenmesi Koca Mustafa Reşit Paşa tarafından gerçekleştirilmiş ve onaya
sunulmuştur.
Fermanın bu tarihte ilanı, Mısır
meselesinde Batılı devletlerin desteğini almak amacıyla olup da Islahat
Fermanı’nın bizce en büyük farkı, düzenlenmesinde Osmanlı devlet adamlarının
yanında Batılı Devletlerin de yer alması olmuştur. Zira bu ferman Kırım
Savaşı’ndan sonra imzalanan Paris Barış Antlaşması’nın bir parçasıdır ve batılı
devletlerin baskısı apaçık karşımızdadır. Bu açıdan Tanzimat bizim
kontrolümüzde olan bir süreçtir. Islahat Fermanı’nda, Batılı Devletler özellikle
azınlıklara ayrıcalıklar tanımamıza sebep olmuşlardır. Verilen imtiyazlar daha
sonra azınlıkların ayrılıkçı isteklerini ve bunu gerçekleştirme oranını
arttıracaktır. Barış antlaşmasının en
önemli sonuçlarından biri Osmanlı’nın artık bir Avrupa devleti
sayılmasıdır. Yani, bu ferman, bizim
Avrupa’ya giriş biletimiz olarak görülüp, bedeli de baskılar sonucu kabul
ettiğimiz maddeler olarak ele alınabilir. Tanzimat fermanı daha çok, Osmanlı tebaasının
can, mal, namus güvenliği; adalet ve askeri konularla ilgiliyken bahsettiğimiz
nedenle Islahat fermanı daha çok azınlık hakları ile ilgilidir. Her ne kadar
ayrı bir ferman olup antlaşmaya sonradan dahil edilse de Islahat Fermanı’nın
Tanzimat’tan farklı olarak, bir barış antlaşması imzalarkenki özgürlük
havasında hazırlandığını, dolayısıyla maddelerinin görece sorunlu olduğunu söyleyebiliriz.
Tanzimat Fermanı’nda, süregelen
azınlık isyanlarını bitirmek amacıyla, ilk defa Osmanlıcılık fikrini görürüz.
Bu fikrin gelişmesinde temel etken Fransız Devrimi ve bunun tetiklediği 1830
İhtilalleridir. Bu karışıklıklar Avrupa’da milliyetçilik fikrinin yayılması
nedeniyle çıkmıştır ve tabii olarak Osmanlı’daki azınlıklara da sirayet
etmiştir. Fermanda, Osmanlı tebaası olan bütün milletler eşit olarak
görülmüştür. Islahat’ta da bu fikir devam eder, millet sistemi kaldırılır ancak
gayri Müslimlere daha fazla haklar verilir. Islahat’taki milliyetçilikle
ilişkili maddelerde diğer ihtilallere ek olarak 1848 İhtilalleri’nin de etkisi
vardır. Her ne kadar Tanzimat’ta da halkın hoşnutsuzluğu görülse de tebaanın
bir kesimi için yapılan bu düzenlemeler, özellikle geri kalan çoğunlukta büyük
tepkilere sebep olmuştur. Ferman, halkı devlete küstürdüğünden olumlu
sonuçlardan ziyade olumsuz sonuçlar doğurmuştur.
İçeriklerine baktığımızda, Tanzimat
Fermanı’nın “Devlet-i Aliyyemizin kuruluşundan beri, yüce Kur’an’ın
hükümlerine ve şer’i kanunlara kemaliyle uyulduğundan
Eşit vatandaşlık kavramı gereği “Vergi
eşitliğinin diğer yükümlülüklerin eşitliğini gerektirdiği gibi, hak eşitliğinin
dahi görev eşitliğini gerektirdiğinden”
Başvurular
Islahat
Fermanı. (1856).
Tanzimat Fermanı . (1839).
Yorumlar
Yorum Gönder
Ee okudun o kadar, sen ne diyosun :)