Tiny Star Akutagawa - Rashomon Kitap Tanıtımı ve Yorumu Ana içeriğe atla

İçeriği Paylaş!

Öne Çıkan Yayın

Yeni Açılan Bir Sayfanın Getirdiği Yoğunluklar

 Merhaba! Blogları ziyaret edemediğim için günah çıkarmaya geldim :)  Zaten oldum olası aktif değildim. Blogları Canlandırma Projesi sağolsun bir iki ayda bir yayın yapıyorum öyle de bir enerji :D İki ay önce bir işe başladım, başka bir şehre taşındım ve neredeyse tek başıma yaşamaya başladım. Ailecek çalıştığımız tekstil atölyemiz dışındaki ilk iş tecrübem olduğu için epey dikkatimi vermem gerekiyor, sanırım. Ait olmadığım bir yer neticede (Akademi) Ama alışmak çok kolay oldu ve buradaki yoklamalardan kalmamın nedeni burada yatmıyor. Sorun şu ki yüksek lisans tezimi şu haftalarda -hadi zorlayalım aylarda- vermem gerekiyor. Ve sanırım uyumamam lazım ☠ Help-  Tezi bitimek gerektiğinden tez dışında okumalar yapmak vicdanı zorluyor. Ve tabi gerginlik ve stresi bomboş dursam bile üzerimde duruyor. O yüzden kimi BCP temalarını kaçırmayayım diye kendimi zorlamak dışında bir aktivite yaptığım yok.  Demek o ki tez bitince bütün yazılarınıza bakacağım inşallah 🙃 Şimdilik yokluğumu mazur görmen

Akutagawa - Rashomon Kitap Tanıtımı ve Yorumu

 

Kitap: Rashomon
Yazar: Ryunosuke Akutagawa
Çevirmen: Tarık Dursun K.
Sayfa Sayısı: 88
Yayınevi: Fol Kitap
Bu kitapta,  Ryunosuke Akutagawa'nın edebiyat yaşamının ilk yıllarında yazdığı beş hikayesini okuyoruz. Sırasıyla; Ormanda, Raşomon, Ejderha, Ah Çorba Vah Çorba! ve Kesa ile Morito.
Akutagawa (1882-1927, 45 yaş), Japon kısa hikayeciliğinin babası olarak bilinir. Bugün, edebiyat alanında en prestijli ödüllerden biri 1935 yılından beri verilen Akutagawa Ödülü'dür.
Bu kitapla birlikte Japon Edebiyatı'na giriş yaptım. İlk adımı böyle güzel bir klasikle attığım için mutluyum. Çünkü her bir hikayeden zevk aldım okurken. Üstelik bunlar yazarın ilk yıllarının ürünüydüler! Valla helal olsun.
(Kitapta Akutagava olarak yazılmış ben w ile yazmayı tercih edeceğim.)
Hikayelere geçmeden evvel çevirmen Tarık Dursun'un önsözüne değinmek isterim. Çünkü tam bir başvuru kaynağı. Dönemin Japonya'sının toplumsal yapısını çizerek başladığı bu on sayfalık önsöz daha sonra Japon edebiyatına, sonrasında da Akutagawa'nın kişisel hayatına, eserlerine, etkilendiği kaynaklara odaklanıyor. 
Akutagawa tarih ve İngiliz Edebiyatı okumuş. Tarihsel hikayelerinin başarılı olmasının bir nedeni de bu olsa gerek. Önsözde tarihe modern psikolojiyle yaklaştığı yazıyordu, okurken hissediliyor.
Şimdi sırasıyla hikayelere geçeyim. Gene, 88 sayfadan daha uzun bir yazı yazacağım galiba :D
ORMANDA 
Bu hikayede ormanda işlenmiş bir cinayetin mahkemedeki soruşturmasını okuyoruz. Taraflar üç kişiden oluşuyor ve hangisine inanacağımızı şaşırıyoruz.

RASHOMON
Rashomon, Kyoto'nun simge kapılarından biri. Kapı dediysek küçük bir şey değil, bir anıt. Merdivenlerden üst katlara çıkılıyor insanlar altında veya içinde dinleniyor, fotoğraftaki gibi. Hikayenin geçtiği zamanda eski ihtişamı kalmamış, yıkık dökük, serserilerin kol gezdiği bir mekan olmuş. Hikayede, Rashomon'a sığınan yağmur kaçağı bir uşak eskisinin orada başından geçen bir olayı okuyoruz.  

EJDERHA
Bu işte tamamen psikolojiyle ilgili. Bunun üzerine yapılmış makaleler var mıdır acaba, olmalı yani. Koca, kırmızı burnu ile alay edilen bir rahibin bütün herkesle alay etme hikayesi. Ama bakın bakalım alay edebilecek mi?
AH ÇORBA VAH ÇORBA!
Bundan sonra Gogol'un Palto'sunu okuudğumda buradaki Goi adlı samurayın, oradaki Akaki Akakiyeviç olduğunu düşündüm. Gerçekten bu iki gariban birbirine çok benziyordu. Araştırdığımda Akutagawa'nın bir başka hikayesinde Gogol'dan etkilendiğini gördüm. Bence burada da etkilenmiştir. Nasıl ki Akaki'nin amacı palto, burada Goi'nin amacı da tatlı patates çorbası. Üzüldüm mü, üzüldüm ama bu arkadaş da gariban olsa da bu daha mutlu bir bir hikaye.
KESA İLE MORİTO
Burada, planladıkları cinayeti işlemek üzere olan iki kişinin düşüncelerini okuyoruz. Bu da epey psikolojik. Şaşırdığım kısım şu oldu; her gün duyduğumuz, kimi zaman deneyimlediğimiz, artık başka şekilde anlatılamaz dediğimiz bayağılaşmış bir duyguyu tarif ettiğinde cevabın en olduğunu bulamamış olmam. Cevap yazıldığında "Bunu mu bilemedim ben?!" diye hayrete düşmüştüm. Belki siz benden daha zeki olup çözersiniz bilemiyorum ama güzel yazılmıştı. 

Evet, kitap bu kadar.

1 Alıntı

Bu arada yazarın el yazısı şu şekilde (Raşomon altta solda)

Ayrıca film uyarlaması var. Kitaptaki iki hikayeyi izliyoruz: Rashomon ve Ormanda. 
Japon kısa hikayeciliğinin babasının uyarlamasını, sinemada ışığın babası yapmış. Önemli adamlar, önemli yapımlar yani anlayacağımız. Yukarıdaki fotoğraflar filmden sahnelerdi.


Şimdi yolumun buraya nasıl çıktığına değineyim. Bungo Stray Dogs (Değerli yazar sokak köpekleri) animesini çok sevmem sebebiyle buradayım! Top 10 Anime Listemde değinmiştim. Buradaki karakterlerin her biri bir yazardan uyarlanmış. Yukarıda yazarın yanına eklediğim çizim de Akutagawa karakteri oluyor, çok havalı yeteneği de Rashomon isminde. Bi "Rashomon!" deyişi var ki duymak lazım:) Dileyen için şuraya ekleyivereyim :) Animede en sevdiğim 3. karakter. İlki şair, ikincisi bundan bile depresif, canımı sıkmamak için buradan başladım :D

İçindekileri hikayeleri sevdim ama en sevdiğim Akutagawa hikayesi 2.5 sayfalık Örümcek Ağı'dır. Dileyenler için buraya da ekleyeyim. Fotoğrafa tıklayıp okunur büyüklüğe getirebilirsiniz.

Yazarken çok eğlendim. Okuduğunuz için teşekkürler 💕
Sevimli Akutagawa'mız da teşekkür ediyor :)


Yatsugare no Sevda.



Yorumlar

  1. Güzel bir yazı olmuş. Ellerine sağlık. Ben önce filmi izlemiştim daha sonra hikâyeyi okudum. En çok filmi beğenmiş olmam belki de önce onu izlemiş olmamdandır belki ama hikâyesi de yabana atılacak bir anlatım değil.
    Çok şaşırdığım iki kısım vardı: (spoiler)
    1. Cinayeti herkesin kendisinin işlediğini söylemesi
    Millet suçtan kurtulmaya çalışır bu Japonlar gurur meselesi diye cinayeti kendilerine üstleniyor. ��
    2. Tanık olarak ölünün ruhunun çağrılması
    Filminde, Rashomon hikâyesinin de olması ayrıca güzel. Kurasawa çok iyi iş çıkarmış gene tabii.
    Akutagawa, basit konuları çok ilginç bir taraftan okuyucuya sunuyor. Verilen değeri bence oldukça fazla hak ediyor kendileri. Sonuçta Dazai bile kendisine hayran.
    BSD'de Akutagawa'nın Dazai'ya hayran olup onun takdirini kazanmaya çalışması buna ters düşmüş. Ama Dazai rolünde Shun Oguri'yi düşününce Dazai, Dazai rolünde daha iyi oturmuş. Akutagawa, Dazai'ın aksine daha depresif çünkü. Dazai'ın serserilikleri üstüne iyi durmazdı.
    Bu kadar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Filmi bundan sonra izleyeceğim:) Onun yazısında göreceğiz hangi tarafta olacağımı :) Henüz Dazai okumadım. Şu an Akutagawacıyım💞 değişir mi merak ediyorum.
      Evet, bu söylediğin iki şeyi ben de tuhaf bulmuştum. Ama hikayelerinde olağanüstü öğelerin yer alması çok güzel.
      Spoiler: Ejderha'da aslında olağanüstü bir şeyin olmayışı ama bunu psikoloji ila açıklamasına bayıldım. Belki evvel zamanlarda onlarca şahitle bize anlatılan yaşanmış hikayeler böyle oluşmuştu 🤔

      Sil
  2. Bunu hiç bilmiyordum, gerçekten ilginç çekici. Hikayeleri merak ettim, okumak isterdim. :) Bungou'yu daha izlemedim aklımda. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Yolun düşerse keyifli okumalar 🌸 Oradaki her karakterden bir kitap okumayı planlıyorum. Daha çok adını anarım. Ama sen, neymiş bu bi bakiim, dediğinde beğenmezsen dünyam yıkılır 😂

      Sil
    2. Kesin beğenirim, seveceğim bir tarza benziyor. :))

      Sil
    3. Ay hadi inşallah 🌸💖

      Sil

Yorum Gönder

Ee okudun o kadar, sen ne diyosun :)

Emojiyle tepki ver!

Popüler Yayınlar